balıkesir... benim hüzün şehrim. hayatımı değiştirmeye gelmiştim oysa sana,mutlu olmaya,güzel günler geçirmeye. sen ne yaptın kötü süprizlerinle karşıladın beni. ikiyüzlü insancıklarla savaştırdın,yalnızlıkla sınadın. şimdi de utanmadan onu çıkardın karşıma kaç ay geçmişti oysa unutmuştum bitmişti çıkmamalıydı karşıma ama çıkardın. yollar,koridorlar hep ona çıktı gözleri hep gözlerime ilişti niye? madem umutsuzdu madem imkansızdı yapmasaydın keşke canımı bu kadar yakmasaydın. hayallerim kül olup etrafa dağılalı çok olmuştu tekrar tutuşturmasaydın.
bak sana da kış geldi ahım tutuyor buz gibi sokakların.benim içim cayır cayır tenim üşürken sen de bana eşlik edeceksin artık. ben ağlarken odamda karanlıkta senin de topraklarına haşin yağmurlar yağacak. artık bu hüznü birlikte yaşayacağız ben ağlayacağım sen ıslanacaksın ben hıçkıracağım senin göklerinde şimşekler çakacak. ne sen bana acıyacaksın ne ben sana...
durum
19 Aralık 2010 Pazar
18 Aralık 2010 Cumartesi
doğa
yolculuk yaparken doğayı izlemek beni heyecanlandırıyor.yeşilliklerin üzerinde erimemeye direnen karlar...doğa dakışın kendisine iyi geleceğini bildiği halde yazı çağırıyor onu istiyor.bu arada bulutlarla güneş amansız bir mücadeleye giriyor ve güneşin galibiyetiyle sonuçlanıyor. cok sürmeyecek elbet bu saltanat bulutlar kararlı,karanlığın ve kışın haberini veriyorlar.doğa üzgün güneşe veda etmeli... ağaçlar küskün yapraklarını dökmüş çırılçıplak direnecekler soğuğa.
4 Aralık 2010 Cumartesi
lalalalalala
şarkı söyleyesim var gülesim var ağlayasım var eğlenesim var hüzünlenesim var her zamankinden daha bir dengesiz olasım var neye işaret ki bu?
18 Kasım 2010 Perşembe
tivide ilk.
bayram tatilinde bir sürü tivide ilk kez sinema filmi vardı tabi ben hiçbirini izleyemedim. adı üstünde bayram misafir gelir sen gidersin peh hiç bizi düşünen yok müsait zamanda koysanıza şu filmleri.
29 Ekim 2010 Cuma
of ya off
He sonunda adamı böyle çığırttılar. Bu nedir ya nasıl bir ortamdır nasıl insandır bunlar. Günlerdir beynimi,başımı yediler. Ne biçim bi yer bu üniversite. Herkes birbirinin arkasından iş çeviriyor,kuyusunu kazıyor yetmezmiş gibi canım tatlım diye hitap ediyorlar yüzlerine. Ya bu kadar ikiyüzlü olup bu kadar rahat nasıl olabilirler. Of off bu nasıl ve nedenlerin sayısı gittikçe artacak gibi duruyor. Sen aklımı koru Allah'ım.
yazasım geldi
Yazı yazmak bile zor geliyor artık. Fark ettim hevesle bir giriyorum buraya ama ne yazacağımı düşünmekten,kelimeleri toparlayamamaktan ve tabi hangisini yazacağımı ayıramadığım olaylardan kaynaklanıyor bu. Çok doluyum aslında hayatımda hareket yok diye şikayet ettiğim günler için özür dileyip geri alıyorum laflarımı. Bu kadar olay fazla bana yaa.
9 Ekim 2010 Cumartesi
bu ne şimdi
yazacak o kadar çok şey birikti ki nereden başlasam bilemedim ve bu yüzden,sırf üşengeçlikten tabi bir de anlattıkça hortlayacak şeyler olmasından susuyorum dile getirmeyeceğim. bana kalsın.
15 Eylül 2010 Çarşamba
hayatın ne kadar sıkıcı olduğundan bahsederken bir de internetsiz kaldım bocaladım başta ama sonra alıştım. 12 dev adamın katkısı büyüktabi. 12 dev adam demişken hayran kaldım birkez daha hepsine ender arslan a ömer onan a. iyi ki onları bu iki haftadan önce de tanıyordum. harika bir iki hafta geçirdik teşekkürleer.
15 Ağustos 2010 Pazar
bi hareket
hayatım o kadar sıradan,sıkıcı ve sadeki yazacak bir konu bulamıyorum. eskiden yani okullar açıkken ya da öncesinde falan hep bir hareket hep bir duygusal sendrom içerisindeydim ama fazla şikayet ettim sanırım bu sefer de çok durgun. çok sıkıldım ya bu durumdan tamam olay olsun hayatımda bi daha söylenmiycem.
14 Ağustos 2010 Cumartesi
8 Ağustos 2010 Pazar
4 Ağustos 2010 Çarşamba
bugün benim doğum günüm
bugün beniim doğum günüüm hem sarhoşuum yem yastayıım. ahah yok yok sarhoş değilim yasta falan da değilim adettendir bu şarkı söylenir,illaki.
20 Temmuz 2010 Salı
biz buyuz
insanlar,hepimiz yaratılan korku, dehşet, kan dolu bir dünyanın kurbanlarıyız. biraz para, bir parça sevgi için yapmayacakları kötülük kalmamış yaratıklar. büyük sistemin küçük insanları, yok olan insanlıklarını kalplerinin bir yerinde durduğunu görünceye kadar savrulan katiller. fakat ufakta olsa, bir umut ışığı yanıyor.yanmalı.
adalet mi bu?
Şafak Bay'ı bilirsiniz Beyaz shov da sıkça bahsediliyor. o 25 yaşında genç bir öğretmen,atama bekleyen. ama malesef daha önemli sorunları da var ''kanser'' gibi. kanseri atlatması için o kadar çok destek veren olduki maddi ve manevi. tam her şey yolunda sadece gidip tedavi olması kaldı diyorken o ''büyük'' abd nin şafak öğretmene vize vermediğini öğreniyoruz.,beynimizden vurulmuşa dönüyoruz. yaşamayı hak eden gencecik bir adam o,geleceğimizin bir parçası. içim acıdı çok acıdı. umarım yalan haberdir,umarım abd vize vermiştir. vermediyse de umarım ''büyük'' devlet elini taşın altına koyar. ve umuyorumki şafak öğretmen sağlıklı bir şekilde yeni nesillere öğretmenlik yapabilir...
saç baş
nedir benim saçımla zorum anlayamadım gitti. rüyalarımda hep bi yenilik,değişiklik içerisindeyim. geçen gün sarıydım dün kızıl oldum ama hayır ben kendi saçlarımı seviyorum. değişiklik falan yapmıycam aklımı çelemezsiniz rüyalar.
18 Temmuz 2010 Pazar
17 Temmuz 2010 Cumartesi
bu-nal-dım
bu hafta cidden çok yorucuydu. kuzenin düğünü,halamın ameliyatı,misafirler... tam bir curcuna ve ben çok bunaldıım. ha bi de özlemek var ki sormayın gitsin. bi mucize olsa ve kurtulsam bunlardan özellikle de özlemekten.
11 Temmuz 2010 Pazar
10 Temmuz 2010 Cumartesi
iyi geceler öyleyse
Saat sabahın 5'i ve ben çoook şey yazmak istiyorum burayaa. ama sonra birden diyorum ki ''yeter artık, beynin bulanana ve gözlerin artık harfleri seçemeyene kadar kitap okudun,gözlerine inat bir de film izledin.'' en iyisi uyumak öyleyse. iyi geceler blog;okuyan,okumayan,tepki veren,yorum yapan herkese iyi geceler.
tesadüfler...
Daha gerçek yalanlarım doğrularından.
O yüzden boğuluyoruz bir bardak suda fırtınadan.
Zaman beni,ben zamanı öldürüyorken
tuttum nefesimi atmaya seni beynimden.
Ama o zaman da kalbim boşa dönüyor.
Hep sana atan bir yürek, nasıl inansın bunca...
Tesadüfler, nasıl açıklansın?
Bana bunca zaman sonra bunu hissettiren,
öylesine bir rüzgar
olamaz kalbime esen.
Dünle bugün arası
sanki daha uzun hayatımdan.
Hiç kimseye mektup yok,
ölmüş insanlar insansızlıktan!
O yüzden boğuluyoruz bir bardak suda fırtınadan.
Zaman beni,ben zamanı öldürüyorken
tuttum nefesimi atmaya seni beynimden.
Ama o zaman da kalbim boşa dönüyor.
Hep sana atan bir yürek, nasıl inansın bunca...
Tesadüfler, nasıl açıklansın?
Bana bunca zaman sonra bunu hissettiren,
öylesine bir rüzgar
olamaz kalbime esen.
Dünle bugün arası
sanki daha uzun hayatımdan.
Hiç kimseye mektup yok,
ölmüş insanlar insansızlıktan!
7 Temmuz 2010 Çarşamba
6 Temmuz 2010 Salı
ne desem bilemedim
herkesin sana benzemesi ne garip,ya da benim herkesi sana benzetmem. küçücük bir şeyden seni hatırlamam hiç alakasızken hem de. mesela bir ülke adından. neden böyle oldum ben. niye söyleyemiyorum ki bunları sana. bu da benim sorunum konuşamıyorum. cesaretim yok benim hiç yok :/
3 Temmuz 2010 Cumartesi
karıncalar kaynıyoor
sıcaklardan mıdır nedir odamı işgal ettiler ya. kaç kere sildim ilaç sıktım hergün süpürdüm yine de gitmiyorlar. korkmaya başladım. bunlar bunlar ya katil karıncalarsaaa. :|
siniir
anlam veremiyorum değişken insanlara. böylelerine hiç yüz vermemek lazım ama hata bende neyse bi daha olmaz.
30 Haziran 2010 Çarşamba
en kötü günüm böyle olsun
Yazları sevmem,nedense içimi karartır diğer insanların aksine ama bugün iyi ki yaz gelmiş dedim. Ayşe,Barış,Can ve ben attık kendimizi sokağa. Dondurma yedik,güldük dalga geçtik,koştuk. Düğün varmış bi yerde öyle kötü şarkılar çalıyodu ki gülmekten öldük. Sokaktaki insanların bize deli bunlar demesi hoşumuza gitti sanki güldük, güldük. En can alıcı nokta ise bi an elektrik direğini Eiffel Kulesi olarak düşünüp altında teyzelerin termostaki çaylarını içmeleriydi. Saçmaydı ama güldük işte ona da. Johnny Depp ile ilgili muhabbetlere hiç giremiycem zaten.. Sonuç olarak çook güzel bir gündü hala msn de devam etmekteyiz saçma sapan muhabbetlerimize ve kahkahalarımıza.
28 Haziran 2010 Pazartesi
27 Haziran 2010 Pazar
25 Haziran 2010 Cuma
21 Haziran 2010 Pazartesi
12 Haziran 2010 Cumartesi
eyvah eyvah
her sınav döneminde bu buhranları yaşıyorum ben. ve her sene diyorumki seneye not tutucam,seneye derslere giricem,seneye zamanında ders çalışıcam... şu kendi kendime verdiğim sözleri tutsaydım şimdiy kadar zaten ohoo.
8 Haziran 2010 Salı
6 Haziran 2010 Pazar
duygusal bi insan oldu
duygusal bi insan oldum. volkan konak falan dinliyoruz efkarlanıyoruz arkadaşlarla. ben gelemezdim ki böyle muhabbetlere. ne oluyor bana yinee.
15 Mayıs 2010 Cumartesi
Masumiyetin Ziyan Olmaz
Tanrııım daha yeni yazabilme fırsatı buldum. Albüm gerçekten değmiş beklediğime çok içten söylüyorum :) Öyle kaptırdım kendimi ki ağladım Araf'ta. Çok iyi be. Teşekkürler Mor ve Öteleri :d
9 Mayıs 2010 Pazar
annem annem
düşüp de canımız yandığında neden hep anne diye ağlarız? neden mi çünkü ne olursa olsun, ne yaparsak yapalım,hangi hatalara düşersek düşelim bizi kaldıracak destek olacak bağrına basıp ''ağlama'' diye en içten teselli edecek bir o vardır da ondan. bunu unuttuğum, seni kırdığım veya sana sesimi yükselttiğim her an için binlerce kez özür dilerim annecim iyi ki varsın ki sen.
7 Mayıs 2010 Cuma
soğan
A: albüm kapağında neden soğan var acaba?
N: bilmem çıkar kokusu.
bilinçsizce verilmiş bi cevaptı ahah.
N: bilmem çıkar kokusu.
bilinçsizce verilmiş bi cevaptı ahah.
2 Mayıs 2010 Pazar
balıkesir.
Balıkesir de memleketim oldu artık bir yılı aşıyorum bile. Alıştım mı galiba alıştım... Her şeyine alıştım da havasına değil. Aynı günde 4 mevsim birden yaşıyoruz kolay değil. Sabah buz gibidir,öğlen sıcaktan duramazsın,akşamsa sert bir rüzgar eser ardından da yağmur çiseler böyledir işte.Birkaç da dostum var geçinip gidiyorum. Balıkesir yolculuğu öncesi Manisa'da gecenin bu vaktinde yazasım geldi :)
30 Nisan 2010 Cuma
nettin yine bana?
Belli aralıklarla Damien Rice dinlemenin bi iyi bi de kötü yanı var. İyidir çünkü kulağınızın pası silinir,kötüdür fena bunalıma girersiniz. Ben dinliyorum alıştık arada bi bunalım takılmaya ne de olsa.
19 Nisan 2010 Pazartesi
nolcak yani
siz ateist misiniz arkadaşlarım hep öyle diyolarda?
mor ve ötesi hayran sayfasına yöneltilen çook mühim soru.
ateist ise dinlemicek misin aptal.
mor ve ötesi hayran sayfasına yöneltilen çook mühim soru.
ateist ise dinlemicek misin aptal.
10 Nisan 2010 Cumartesi
26 Mart 2010 Cuma
25 Mart 2010 Perşembe
24 Mart 2010 Çarşamba
ne çok soru soruyorum.
insanlar birbirlerinin yüzüne neden bu kadar anlamsız bakıyor?
hergün gördüklerine selam vermek acizlik mi sanki?
çok mu zor gülümsemek yoldan geçen birine karşılıksız,içten?
hergün gördüklerine selam vermek acizlik mi sanki?
çok mu zor gülümsemek yoldan geçen birine karşılıksız,içten?
23 Mart 2010 Salı
uzun bi ara
uzun bi aradan sonra uğradım bari gelmişken yazıyım dedim. neyse hayat akıp gidiyor ve ben yetişemiyorum,bunaldım. bitsin artık ve eve gidiyim buna ihtiyacım var.
13 Mart 2010 Cumartesi
vay anam vay
hocalar bomba gibi bu yarıyıl. bi çoğu daha agresif daha canlı. alışkın değiliz ki biz yahu. okuldaki olaylar falan da iyice gerdi herkesi. bu okul böyle miydi lan diyorlar yatay geçişle gelenler. valla biz de anlamadık ama ilk defa üniversitede olduğumu anladım.
3 Mart 2010 Çarşamba
power rangers!
power rangers dizisini hatırlar mısınız? ben hiç unutmam. anasınıfındaydım yanlış hatırlamıyorsam evet anasınıfındaydım. önlük çıkarmaymış yemek yemeymiş hiç umrumda olmazdı. okuldan eve geliş saati tam onların başlama saatiydi. power rangers bitene kadar kıpırdamazdım yerimden. özledim be.
28 Şubat 2010 Pazar
tatil bitti.
böhühüü bitti tatil. 5000 adet öğretmen adayı arkadaşımla yeni bir yarıyıl.
kötü yanım ne arkadaşı onların hepsi rakibin kızıım diyor. Bak şu KPSS meredinin yaptığına :ü
kötü yanım ne arkadaşı onların hepsi rakibin kızıım diyor. Bak şu KPSS meredinin yaptığına :ü
25 Şubat 2010 Perşembe
yine mii
Yine mi başladı bende bu birini başkasına benzetme olayları. şimdi de Daniel Brühl'ü Emile Hirsch'e benzetiyoruum :Ş
24 Şubat 2010 Çarşamba
23 Şubat 2010 Salı
21 Şubat 2010 Pazar
nostalji
bugün kendime tam bi nostalji yaşattım. çocukluğumun şarkıları,dizileri falan filan baya duygulandım he.
20 Şubat 2010 Cumartesi
19 Şubat 2010 Cuma
18 Şubat 2010 Perşembe
güzel bir günün ardından
barışmak güzel bir eylem. konuşmak da öyle. anlamadan dinlemeden kırmak dostları bu ise aptallık.
16 Şubat 2010 Salı
murat prosçiler
14 Şubat 2010 Pazar
gece gece.
boğazımda bir şey düğümleniveriyor. ne düşünsem ne hissetsem bilmiyorum işte o zaman. korkuyorum kendimden geleceğimden ve geçmişimden. kimler girmiş bu yüreğime.? ne dostlar görmüşüm ,ne oyuncular varmış meğer çevremde. yılmamak için tutunmuşum hayata. her sıcak bakışı gerçek sanmışım. yanılmışım...
13 Şubat 2010 Cumartesi
jean-christophe grange
aşığım bu adama! adama dediysem kendisine değil;kitaplarına,kitaplardaki kurgulara. beni benden alıyor her okuduğum kitabı. son bombası 'koloni' idi. okuyun mutlaka.
entel dantel.
kitap okuyorum diye bana enteeel diyen insancıklar. iltifat ediyosunuz teşekkür ederim =)
12 Şubat 2010 Cuma
9 Şubat 2010 Salı
tivi zararlıdır.
canım ülkemde bütün meseleler bitmiş gibi her yerde ''ezel intikamını alacak mıı?'' merak edilmekte. hayır olsun sonumuz.
30 Ocak 2010 Cumartesi
yaşamdan dakikalar
Dün gece yaşamdan dakikalar ı izledim. Haşmet Babaoğlu'nun bir sözü vardı..''Eğlencenin içinde neşeyi kaybettik.' Nasıl da güzel anlatıyor durumu...
29 Ocak 2010 Cuma
28 Ocak 2010 Perşembe
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)